Bağlanmak ya da bağlanamamak… İşte tüm mesele bu.
Okuma süresi: ~4 dakika
Psikoloji derya deniz bir alan ve bir sürü ilginç konu var. Ancak bazıları ana akım medyada- yani sosyal medyada- o kadar öne çıkıyor ki bir yerden sonra “doğru bilinen yanlışlar”a dönüşmemeleri imkansız hale geliyor. Bu konulardan biri de bağlanma stillerimiz. Bizim pusulamız bilim olduğundan bu yazımızda pop psikolojinin oyuncağı olmuş bu teorinin namını kurtarmak için temellerini size kısaca anlatmaya çalışacağız.
Önce biraz tarih dersi:
İkinci Dünya Savaşı’nın arkasında büyük bir yıkım bıraktığını hepimiz biliyoruz. Bu yıkımın insan psikolojisi üzerindeki çok boyutlu etkisi sebebiyle psikoloji alanındaki birçok araştırmaya “ilham” olduğu söylenebilir. Bağlanma teorisi de bu dönemdeki araştırmalara dayanıyor. Teoriyi geliştiren ana kuramcı John Bowlby, bağlanma teorisinde bebekler ve birincil bakıcıları arasında kurulan duygusal bağların insan gelişiminde kritik bir rol oynadığını öne sürer. Bowlby'e göre, birincil bakıcı (genelde anne) tipik olarak çocukların kendilerini güvende ve korunmuş hissederken çevrelerini keşfetmelerini sağlayan “güvenli bir temel” sağlar (Ainsworth, 1979). Bowlby'nin konuya olan ilgisi, İkinci Dünya Savaşı nedeniyle yerlerinden edilen çocuklarla yaşadığı klinik deneyimler sırasında başlamış ve burada bakıcılarla kurulan duygusal bağların davranışları ve ruh sağlığı sonuçlarını önemli ölçüde etkilediğini gözlemlemiştir (Schwartz (2015), Berant, (2013)). Bu gözlemleri Mary Ainsworth ile arasındaki işbirliği sayesinde zenginleştirmiştir. Ainsworth'un "Garip Durum" araştırması , Bowlby'nin teorik iddialarına ampirik destek sağlayarak bizim her yerde duyduğumuz bağlanma stillerini (güvenli, kaygılı, kaçıngan ve daha sonra dağınık) tanımlamıştır (Bretherton, 1992; Tüner, 2024).
Peki nedir bu bağlanma stilleri, nasıl bağlanırlar?
Yukarıda da belirttiğimiz gibi dört tane bağlanma stili var: Güvenli, kaygılı, kaçıngan ve dağınık. Yapılan ilk çalışmalarda aslında ilk üç bağlanma stilinden bahsediliyor, daha sonraki araştırmalarla dağınık bağlanma stili de ekleniyor.
Güvenli bağlanma stiline sahip bireyler tipik olarak istikrarlı ve güvene dayalı ilişkiler kurma becerileriyle karakterize edilirler. Yakınlık ve bağımsızlık konusunda rahattırlar ve sağlıklı kişilerarası bağlantıları teşvik ederler (Arace ve ark., 2021). Araştırmalar, güvenli bağlanmanın, bakım verenler arasında daha yüksek duygusal yeterlilik gibi olumlu duygusal sonuçlarla ilişkili olduğunu vurgulamaktadır- bu dinamik, çocukların sosyo-duygusal refahını olumlu yönde etkilemektedir (Arace ve ark., 2021; (Choate ve Tortorelli, 2022).
Buna karşılık, kaygılı ve kaçıngan bağlanma stilleri tutarsız bakım verme davranışlarından kaynaklanır. Kaygılı bağlanma genellikle partnerin ulaşılabilirliğine karşı artan hassasiyet ve terk edilme korkusuyla kendini gösterirken, kaçıngan bağlanma duygusal mesafeye ve başkalarına bağımlı olma konusunda isteksizliğe yol açabilir (Icekson ve ark., 2024; Maercker ve ark., 2021).
Dağınık bağlanma stili, bağlanma davranışlarında tutarlı bir tutumun eksikliği ile karakterize edilir ve genellikle çelişkili eylemler ve ilişkilerde kafa karışıklığı olarak kendini gösterir. Bu bağlanma tarzı tipik olarak erken çocukluk döneminde, özellikle istismar, ihmal veya travma içeren bağlamlarda tutarsız veya korkutucu bakım verme deneyimlerinden kaynaklanır (Nonnenmacher ve ark., 2016; Cicchetti ve ark., 2006). Dağınık bağlanma sergileyen çocuklar, rahatlık arayışı ile bakıcılarından korkma arasında gidip gelerek güvenli bağlanmanın gelişimini sekteye uğratan karmaşık bir duygusal ortamda olabilirler (Carlson ve diğerleri, (1989); MacDonald ve diğerleri, (2008); v. IJzendoorn ve diğerleri, (1999)).
Bilimin ışığında tüm bunları özetlememiz gerekirse:
Bağlanma stilleri, özellikle erken çocukluk döneminde bakım verenlerimizin bize sağladığı ortam tarafından şekillendirilmektedir. Bakım veren derken aklımıza ilk anne gelse de baba, büyükanne-büyükbaba veya bakıcılar da bu kapsama girmektedir. Bağlanma stillerimiz,
· yakın ilişkilerimizde nasıl hissettiğimizle bu hisleri nasıl ifade ettiğimizi,
· diğer insanlara ne kadar güven duyduğumuzu,
· stresli durumlarla nasıl baş ettiğimizi ve
· duygusal ihtiyaçlarımızı nasıl yönettiğimizi belirleyen ilişki kalıplarıdır.
Ancak şunları unutmamak gerekir. Bu stiller sonsuza kadar aynı kalacak kalıplar değildir, erken çocukluktan sonra kurduğumuz ilişkiler de bağlanma stillerimizi şekillendirebilir. Örneğin, terapi ve sağlıklı ilişkiler sayesinde güvensiz bağlanma stilleri zamanla değişebilir. Bunlar kişilik tipi değil, karakter kusuru hiç değil. Ayrıca farklı ilişki tiplerinde farklı bağlanma stilleri gösteriyor da olabiliriz. Mesela arkadaşlık ilişkilerinde güvenli bağlanan biri romantik ilişkilerinde kaçıngan stilde bağlanıyor olabilir.
Sonuç olarak, bağlanma stillerimiz çocuklukta yazılmış ama yetişkinlikte güncellenebilen ilişki yazılımları gibidir. Kimimiz "güvenli sürümde", kimimiz "beta" versiyonda olabiliriz. Bardağa dolu tarafından bakarsak her yazılım güncellenebilir. Eğer ilişkilerinizde hep aynı döngüleri yaşıyorsanız bağlanma stilinizle ilgili bir farkındalığa varmak sizin için iyi bir ilk adım olabilir. İlişkilerimizde kendimizi tanımak, başkalarını da daha anlayışla karşılamamıza kapı aralar.
Referanslar:
· Ainsworth, M. S. (1979). Infant–mother attachment.. American Psychologist, 34(10), 932-937. https://doi.org/10.1037/0003-066x.34.10.932
· Arace, A., Prino, L. E., & Scarzello, D. (2021). Emotional competence of early childhood educators and child socio-emotional wellbeing. International Journal of Environmental Research and Public Health, 18(14), 7633. https://doi.org/10.3390/ijerph18147633
· Berant, E. (2013). Empirical and clinical aspects of attachment theory. Rorschachiana, 34(2), 111-114. https://doi.org/10.1027/1192-5604/a000044
· Bretherton, I. (1992). The origins of attachment theory: john bowlby and mary ainsworth.. Developmental Psychology, 28(5), 759-775. https://doi.org/10.1037/0012-1649.28.5.759
· Carlson, V., Cicchetti, D., Barnett, D., & Braunwald, K. G. (1989). Disorganized/disoriented attachment relationships in maltreated infants.. Developmental Psychology, 25(4), 525-531. https://doi.org/10.1037/0012-1649.25.4.525
· Choate, P. and Tortorelli, C. (2022). Attachment theory: a barrier for indigenous children involved with child protection. International Journal of Environmental Research and Public Health, 19(14), 8754. https://doi.org/10.3390/ijerph19148754
· Cicchetti, D., Rogosch, F. A., & Toth, S. L. (2006). Fostering secure attachment in infants in maltreating families through preventive interventions. Development and Psychopathology, 18(03). https://doi.org/10.1017/s0954579406060329
· Icekson, T., Kaye‐Tzadok, A., & Zeiger, A. (2024). Job burnout among the helping professions: the roles of childhood maltreatment, attachment styles and perceived supervisor support. Clinical Psychology &Amp; Psychotherapy, 31(2). https://doi.org/10.1002/cpp.2975
· MacDonald, H. Z., Beeghly, M., Grant-Knight, W., Augustyn, M., Woods, R. W., Cabral, H., … & Frank, D. A. (2008). Longitudinal association between infant disorganized attachment and childhood posttraumatic stress symptoms. Development and Psychopathology, 20(2), 493-508. https://doi.org/10.1017/s0954579408000242
· Maercker, A., Bernays, F., Rohner, S., & Thoma, M. (2021). A cascade model of complex posttraumatic stress disorder centered on childhood trauma and maltreatment, attachment, and socio‐interpersonal factors. Journal of Traumatic Stress, 35(2), 446-460. https://doi.org/10.1002/jts.22756
· Nonnenmacher, N., Noe, D., Ehrenthal, J. C., & Reck, C. (2016). Postpartum bonding: the impact of maternal depression and adult attachment style. Archives of Women's Mental Health, 19(5), 927-935. https://doi.org/10.1007/s00737-016-0648-y
· Schwartz, J. (2015). The unacknowledged history of john bowlby's attachment theory. British Journal of Psychotherapy, 31(2), 251-266. https://doi.org/10.1111/bjp.12149
· Tüner, T. (2024). The effect of primary caregivers on attachement in infants. Vision International Refereed Scientific Journal, 1, 81-101. https://doi.org/10.55843/ivisum241081t
· van IJzendoorn, M. H., Schuengel, C., & Bakermans‐Kranenburg, M. J. (1999). Disorganized attachment in early childhood: meta-analysis of precursors, concomitants, and sequelae. Development and Psychopathology, 11(2), 225-250. https://doi.org/10.1017/s0954579499002035